Niels Henrik David Bohr (1885 - 1962), atom fiziği ve kuantum mekaniği anlayışımıza birkaç temel katkı yapan Danimarkalı bir fizikçi ve Nobel ödüllü idi.
Pek çok öğrenci, Bohr'un düşüncesiyle ilk olarak ortaokul ve lise fen derslerinde, elektronları merkezi bir çekirdek etrafındaki yörüngelerdeki noktalar olarak gösteren Bohr'un modeli biçiminde karşılaşır. Bohr'un modeli atomun doğru bir temsili olmasa da elektronun konumu belirsizdir ve puslu bir olasılık dağılımı olarak daha iyi temsil edilir. Öğrencilere atom fiziğinin temellerini öğretmek için pragmatik olarak yararlıdır. Bohr'un modeli, bir atomun elektronların işgal edebileceği, orbital adı verilen ve sabit işgal sınırları olan bir dizi enerji seviyesine nasıl sahip olduğunu tasvir eder. Ayrıca elektronların fotonları nasıl yaydığını ve emdiğini ve buna göre enerji seviyelerini nasıl değiştirdiğini gösterir.
Niels Henrik David Bohr'un Başarıları ve Kariyeri
Bohr, atom modelinin arkasındaki kavramların çoğunu Kopenhag Üniversitesi'nde geliştirdi. 1922'de "atomların yapısı ve atomların yaydığı radyasyonun incelenmesine yaptığı hizmetlerden dolayı" Nobel Fizik Ödülü'nü aldı. 1921'de Bohr, 1920'lerde ve 1930'larda teorik fizikçiler için bir ev haline gelen Kopenhag Üniversitesi'nde Teorik Fizik Enstitüsü'nü kurdu. En ünlü öğrencilerinden biri, kuantum mekaniğinin temellerinin geliştirilmesine yardımcı olan ve önde gelen Alman fizikçilerinden biri olan Werner Hisenberg'di.
Neils Bohr, fiziksel nesnelerin veya fenomenlerin iki çelişkili özellikle analiz edilebileceği, tamamen yeni bir tamamlayıcılık fikri geliştirdi. Örneğin, ışığın hem parçacık hem de dalga olduğu fikrini ortaya attı. Bu, Einstein gibi bilim insanlarının savunduğu klasik fizik determinizminden radikal bir sapmaydı. Bohr ve Einstein bu ve diğer konuları hayatları boyunca tartıştılar ve bugün bile fizikçiler bu iki görüş arasında bölünmüş durumdadır.
Bohr, 1943'te Londra'ya işgalci Nazilerden kaçtı. Oradan, bir rol modelden daha fazlası olduğu atom bombası projesine yardım etmek için Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti. Bir nükleer silahlanma yarışından endişe duyan Bohr, yalnızca Amerika'ya gittiğini ve projeye onun yardımı olsun ya da olmasın yapılacağı için katıldığını söyledi. Bohr, İngiltere Başbakanı Winston Churchill gibi politikacıların gazabını çeken bir duruşla nükleer sırların uluslararası bilim camiası ile paylaşılmasını savundu.
Yorum Gönder